MALİYECİLER FORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

MALİYECİLER FORUM

maliyecilerin ve dostların forum safyasına hoş geldiniz.
 
AnasayfaGiriş yapKayıt OlKapıLatest imagesArama

 

 ATÜTÜRK VE ANILARI

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 107
Kayıt tarihi : 20/09/09
Yaş : 62
Nerden : istanbul

ATÜTÜRK VE ANILARI Empty
MesajKonu: ATÜTÜRK VE ANILARI   ATÜTÜRK VE ANILARI EmptyPerş. Eyl. 24, 2009 10:43 pm

MEKKEYE ŞAPKA İLE GİRMEK

****** sağ iken, Büyük İslam Kongrelerinden birine bizde çağrılmıştık. Kongre Mekke'de toplanacaktı. ******'ün bir delege göndermeye razı olup olmayacağını merak ediyorduk.
Hiç tereddütsüz karar verdi. Türklüğünden kibir denecek kadar gurur duyan büyük adam, milleti ile aynı dinden olanları da gerilik ve kölelikten kurtulmuş görmek için elinden geleni yapmak istemişti. Müslümanlık yeniden şereflendikçe nasıl Türklerin bundan manevi bir hissesi olacaksa, on milyonlarca Müslüman ya geri, ya köle kaldıkça bundan Türklere de bir utanç payı düşmemek ihtimali var mıydı?
Biliyordu ki Mekke'ye şapka ile gidilemez. Fakat daha iyi biliyordu ki başlık ve kıyafet değiştirmekle din değiştireceğini zanneden bir cemiyette ne gerilik, ne de kölelikten sıyrılabilmek mümkündür. Milletvekillerinden Edip Servet Tör'ü çağırdı:
- “Mekke'ye gidip beni temsil edeceksin, dedi. Türksün ve Müslümansın Türklük, Müslümanlığın öncüsü ve kılavuzudur. Müslüman milletleri medenileşmekten alıkoyan batıl itikatları yıkmak için Mekke'ye şapka ile gireceksin. Kara taassup seni parçalamağa bile kalksa, başını vereceksin, fakat eğilmeyeceksin.
Edip Servet Tör, Mekke'ye şapka ile girdi. Müslüman delegelerinin en fazla itibarlısı o idi. Kongrenin sonuna kadar, Mustafa Kemal mucizesine hayranlık duyan heyetler arasında, Kemalist Türkiye’yi efendice temsil etti.

(Behçet Kemal Çağlar, ****** Denizinden Damlalar)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.dilaranur.tr.gg
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 107
Kayıt tarihi : 20/09/09
Yaş : 62
Nerden : istanbul

ATÜTÜRK VE ANILARI Empty
MesajKonu: Geri: ATÜTÜRK VE ANILARI   ATÜTÜRK VE ANILARI EmptyPerş. Eyl. 24, 2009 10:44 pm

BAKIN BÖYLE GEÇİLİR

İngilizler Çanakkale'de Anafartalar Grubu'nu mağlup edip de cepheyi sökemeyince, yeni bir harekete giriştiler, bu cepheyi sağdan çevirmek istediler. Düşmanın planını bozmak için Kireç Tepe'yi tutmak lazımdı; halbuki oraya giden tek bir dar yol savaş gemileri tarafından makaslama ateş altında tutuluyordu. Her an gülleler korkunç patlayışlarla ortalığı alt üst ediyor, ölüm saçıyordu. Bir insanın değil, bir Keçinin bile geçmesine imkan görülemiyordu. Kireç Tepe'yi tutmak emrini alan Türk subay ve askerleri tereddüt içindeydiler; fırsat gözetiyorlardı. Fakat düşmanın ateşi bir an bile kesilmiyordu. Mustafa Kemal bu hali görünce siperlere koştu, askerlerin arasına karıştı ve sordu:
-"Niçin geçmiyorsunuz?" İçlerinden biri cevap verdi:
-"Düşman ölüm saçıyor, geçilemez!"
Mustafa Kemal zerre kadar korku ve tereddüt göstermeden:
-"Oradan böyle geçilir!" dedi ve ileri fırladı.
Mehmetçik artık durur mu? O da kumandanının arkasından ileri atıldı. Toz, duman, alev ve ölüm kasırgasını yaran askerler karşıya vardılar, tepeyi tuttular.

(Niyazi Ahmet Banoğlu ) dan ADD yayınları
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.dilaranur.tr.gg
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 107
Kayıt tarihi : 20/09/09
Yaş : 62
Nerden : istanbul

ATÜTÜRK VE ANILARI Empty
MesajKonu: Geri: ATÜTÜRK VE ANILARI   ATÜTÜRK VE ANILARI EmptyPerş. Eyl. 24, 2009 10:45 pm

İZNİK TARİHİ

****** 1936'da İznik'e uğramıştı. Yanında Celal Bayar, Afet Hanım ve daha birçok arkadaşları vardı. İznik Belediye Bahçesi'nde uzun bir masanın etrafında toplananlar, O'nu dinliyorlardı. Afet Hanım, tarihi İznik'i gezmek için ******'ten izin alarak ayrılmak istedi. ******, herkesçe malum olan tarih bilgisine dayanmış olacak ki, şöyle dedi:
-"Hay hay, gidebilirsin, fakat unutmamalı ki, asıl İznik'i göremeyeceksin, çünkü o topağın altındadır."
Afet Hanım ayrıldıktan sonra ******, masasında oturanlara şöyle bir soru sorudu:
-"İznik'in etrafını çeviren surların kaç kapısı vardır?"
Bu sorunun yanıtını İznik tarihini iyi bildiğini sanan bir İznikli verdi:
-"Üç kapısı vardır efendim. Bulunduğumuz yerin doğusundaki kapı, kuzeyindeki Yenişehir Kapısı, güneyindeki İstanbul Kapısı diye bilinir."
******:
-"Hayır, dört kapısı olacak. İznik Türkler tarafından ilk zaptında Kılıç Aslan'ın girdiği Batı Kapısı nerede?"
-"Böyle bir kapı bilmiyoruz efendim."
****** bir süre sustu. Canı sıkılmışa benziyordu. Nihayet konuyu değiştirdi. Aradan seneler geçti. Biriken suları İznik Gölü'ne akıtmak için yol açmaya uğraşan işçiler, bir noktada suların kendiliğinden boşluk bularak akmakta olduğunu hayretle gördüler ve ilgililere bildirdiler. Kazıya devam olununca, bunun bir kapı, hem tam teşkilatlı kurşunlu bir kapı olduğu meydana çıktı. ******'ün bahsettiği Batı Kapısı bulunmuştu.


( Ahmet Hidayet Reel ) den ADD yayınları
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.dilaranur.tr.gg
 
ATÜTÜRK VE ANILARI
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
MALİYECİLER FORUM :: İlk kategoriniz :: ATATÜRK KÖŞESİ-
Buraya geçin: